İster veraset mahkemesinde ister aile mahkemesinde veya genel yargılama mahkemesinde doğmuş olsun, kişilerin bakımını veya ehliyetsiz yetişkinlerin mali durumunu ilgilendiren davalar çoğunlukla arabuluculuk için iyi adaylardır. Taraflar genellikle aile üyeleri veya sürekli ilişkide olan diğer kişilerdir; hakimler, hukuki meselenin doğduğu kişisel hususların ve içeriğin farkında değillerdir; kanunlar, karmaşık kişisel ve ailevi problemlere çözüm sağlayamazlar; ve kişisel değerler sürdürülebilir. Tipik bir dava, kardeşlerden birinin ebeveynlerin vasiliğini[1] üstlendiği birçok kardeşin oluşturduğu bir aileyi içerebilir. Çeşitli kardeşler, bu talebe, vasiliğe gerek olmadığına inanmaları, dilekçe veren kardeşin planlarına katılmamaları veya diğer bir kişinin vasi atanmasını istemeleri gibi gerekçesiyle itiraz edebilirler. Bu davaların bazılarında, ebeveynler, vasi ile ihtilafa düşebilir; diğerlerinde ise anlamlı bir rol üstlenemeyebilirler.